29 Mart 2012 Perşembe

Bir düdük yat , bir düdük kalk.... 06-07-2011

Her hata sonrasında ilk fırsatta bir özeleştiri bir değerlendirme yapıyorum.

Motosikleti kullanırken karşılaşılan herhangi bir olumsuz durumda hemen bilinçaltı devreye girdiği için bu değerlendirme sonucunuda bu bilinç altına yerleştirmeye çalışıyorum , bu iş en kolay gece uykuya yatarken yapılıyor.

2011 Bursa Enduro Motosiklet Klubu Motofest dönüşü Karakaçan'la beraber asvaltı kucaklamamız sonrasında uzun bir süre o anı hatırlamaya çalıştım , her gece defalarca düştüm , kalktım yine düştüm. Düşüş sebebimi şu durumların bileşkesine bağladım.

Bir kere yola çıktığımızda kafam çok dağınıktı. Cebimde para kalmamış ilk olarak nereden çekebilirim düşüncesi sürekli kafamda dönüyordu. Hiç birimizde sigara kalmamış , son sigaramızı benzin aldığımız pompacıdan otlanmıştık , bundan sonraki sigaralarımızı nerede nasıl içecektik ve fena halde ayaklarımı uzatıp sigara içmek istiyordum. Gurupta genelde önümde seyreden arkadaşla mesafemi koruyamıyordum , sürekli çok yaklaşıyor virajda fren yapıp , viraj sonrası uzayan arkadaşı yakalayabilmek için lastiklerimin o yolda kaldırabileceğinden daha fazla hıza ulaşıyordum , yakalayınca yeniden frenlemem gerekiyordu. Niye yakalamaya çalışıyorum ki , varsın uzak olsun dememe rağmen sürekli aynı şeyi yapıyor ve buna engel olmaya çabalıyordum.

Kulaklarımda harika müzikler çalıyordu , hani gaz verici şeyler değildi belki ama ruhumu coşturan , of ulan off diyerek bir keyif sigarası tüttürtecek türden. Üstelik çevreden de soyutlamıştı beni kulaklıklar.

Bursa 30km tabelasına geldiğimizde , virajı dönmek için hızımı çok fazla düşürmem gerektiğini fakettim , hayli mesafem vardı vites düşürdüm pek faydası olmadı.Yavaşça arka frene dokunmaya ve giderek sıkmaya başladım , yavaşlamaya başlamıştım ama bir anda arka fren kitlendi. Paniklemedim zira daha önce piston ve zincir sıkışmalarından dolayı çok defalar arka lastiği kitlemiş ve yüksek hızlarıma rağmen dengede kalıp durmayı başarmıştım. O yüzden fren basıncı ilk saniyeler azaltma ihtiyacı duymadım. Baktım salınım artmaya ve kontrol edemeyeceğim noktaya gelmeye başladı basıncı azaltmaya başladım. Salınım hafifler gibi oldu ama yeterli değildi ve virajda yaklaşmıştı , o anda panikleyip debrijı sıktım.

Debriyajı sıkmamla , hafiflettiğim fren basıncıda birleşince sanırım arka teker yere tutundu ve kendimi highsiding modunda buldum. Zaten yolda bitmişti , sağ omuzum , sağ ilerilere doğru yükselirken , arka freni kitleyerek sola yatırdım ve bariyere vurmadan durabilmeyi umdum.

Tüm bu zaman zarfında hiç ama hiç ön freni kullanmadım. Herşeyden öte ilk yavaşlama düşüncesi esnasında iki freni birden yavaşça kullanmış olsam , zaten yeteri kadar yavaşlamış olacaktım , zaten çok süratli değildim. Asvaltın kaygan olması düşük hızda bile böyle bir durumun yaşanmasına sebeb oldu. İyi ders oldu

1- ön freni kullanmaktaki korkumu acilen yenmem lazım.

2- ön freni kullanmayı öğrenmem lazım.

3-ön freni daha iyi kullanmayı öğrenem lazım

4-frenleri kullanmayı süper oğrenmem lazım.

5- mümkün olduğunca müziksiz seyahat etmeyi tercih et , kulaklıkları taksan da playe basmamaya çalış.

6- kafan rahat olsun , olmasa da sırıt.

7-Sigarayı bırakana kadar , sigarasız yola çıkma canın istediğinde erteleme , grupta sürsen dur iç ama keyifle iç

8-Şimdi de bi tane iç.

9- Grupta önünde seyreden güçlü motorun ritmine uymaya çalışma , uyarsın uymasına ama yorulursun , virajın tadını çıkar , önündekinin fren lambasını izlemeyi bırak.

10- Motosiklet botu al , fotoğraflarda kışlık botlar komik duruyor , hem yaz da geldi pişersin , balık değilsin ayaktan kokmaya başlarsın , ayaklar pişerken rahat olamazsın , al bi bot sen

11- Birde ön fren vardı bu motosiklerde sağ elden kullanılıyor , hah onu kullanmayı öğren bolbol çalış , futboldan alakasız kombine diye bişi varmış araştır.


Canlar Makina , Canlar A.Ş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder